Bir gece yanımda olsan. Şu özlemime bi son, versen gül. Ama yapmazsın. Çünki beklersin ki, ölüyüm sonra gelesin. Çünki beklersin ki, senden bezim ki, bu da mümkün diyil ama. Belki mümkün de ölüm yardım ederse eğer. Nasıl böyle düşüne bilirsin ki?
Bu son sigaram gülüm. Şu geceki bende kalan son sigaram. Sigaramı her soluduğumda küle çevrildiyi gibi, ben de her geçen gün sigaradan daha beter küle çevriliyorum, ve rüzgar külümü sana getirse bile sana fark etmez biliyorum. Ama yeterki rüzgar beni sana yetirsin, olur da bi daha seni görmemek var sonunda, ama Allah büyük. Her şerde bir hayır var derler de gülüm, ama bu şerde hayır yok galiba, çünki artık ben bitiyorum, sigaramin bitdiği gibi. Geç olsun güç olmasın derler ama, geç de oldu güç de nedense…
Ben gidiyorum buralardan. Senin olduğun bi dünyada sana oksigen yetmez diye bile zorlukla nefes alan ben, nasıl sen basdığın toprağa ayak basarım ki? Şükürler olsun gülüm. Her şeyim var. Evim, sigaram, içkim, çayım, uykusuzluğum. Ama bir şey var ki, işte o olsun da başka hiç bi şeyim olmasın derim hep de, ama her istediği olmaz insanın. O şey sensin. Sen! Ben hep içkiyle, sigarayla, yalancı aşklarla içimdeki bu büyük boşluğu doldurmak istemişdim. O boşluk o kadar büyük ki, bir çocuktan annesi sordukda ki, “beni ne kadar seviyorsun?”, çocuk elini açarak “Bak şuuuu kadar “ der ya, bak o kadar büyük gülüm. Bak o kadar büyük. Bu boşluk hep seni beklemiş, ki benim bile haberim yoktu. Ama haberim oldu da noldu? Doldumu ki o boşluk? Aksine hiç seni tanımasaydım, hiç seni bulmuş olmasaydım belki, o boşluk hiç dolmasaydi da bu kadar aci çekmezdim. Ki zaten hala da dolmamış. Keşke Allaha o boşluğu doldurmama yardım etmesi için yakarmasaydım? O duaları geri getirseydim keşke. Ama yine de ne kadar da yıkılmış, eksik, paramparça olsam da umudum bitmiyor, nedendi bilmem? İşte belki de o umutdur beni şu fırtınalı denizdeki her an batıcak sal gibi dayandıran, ama batsa kurtulsam derim bazen.
Bazen de yine hepki gibi hayallere dalar, seni düşünür yeniden umutlanır ve o umutların yavaaaş-yavaaaş yok oluşunu izlerim. Gel de beni şu beladan kurtar derim de, şimdi senin daha önemli işlerin olur. Ben kimim ki zaten? Seni seven, yok hayır sevgi kelmesi bile buna az gelir, yeni bi söz bulmak lazım buna. Bak seni sevmekden daha da cok seven biri. Bilmem nasıl oldu da seni bu kadar sevdim? Ama oldu işte. Zaten bilsem ne deyişir ki? Bilsem sevmemmi seni? Yani bu mümkünmü…?
Senden bir ricada bulunmak isterim. Öldür de beni git mümkünse. Böyle yarım-yamalak bırakma beni. Böyle acılı, acı da diyil ıstırablımı desem yoksa..? Şöyle yani ölümle hayatın arasında kalmak gibi. Yani ölsem her şey biter, sana kavuşmak umutlarım da. Yaşasam ölüm gibi, umutlar olsa bile, her gün ölüyorum zaten. Sözle anlatılacak gibi diyil, gül. En iyisi öldür de git beni…